sen istediğin kadar bağır-çağır
sırayla geç tüm duygularının üzerinden
ve çizilmemiş olanı çizsen bile
en ruhani duygularla yazsan da
ellerinle koca dünyayı önüne uzatsan da
ve duyulmamış cennet türkülerine kadar
en uykusuz-en yorgun halinle ulaşsan bile
sağırdır-kördür-dilsizdir sevgili..
sen en büyüğünü yaşadığını sansan bile
yüksek dediğin kişilerden olsan bile
ve üzerindeki ağırlıklarla önüne çıksan da
yüreğin bir gram taşmazsa kalbinden
ve hala karşısında konuşabiliyorsan
ve dahası gülebiliyorsan kendine
boşuna konuşma-çizme-bakma
sağırdır-kördür-dilsizdir sevgili..
ve bir yudum öpüşme sanma sevdayı
ve ağzına bile alma hatta karasevdayı
sen ayrılığı beş dakika sonra barışma sanma
ölümle sonlanan aşka da sevgiye de sarılma
ve gerçekten söyleyeyim ama darılma
sen ayları bulsa günahın boş bir odada
yıllarca da olsa sevişmelerini sevda sanma
ruhsuzdur-halsizdir-umutsuzdur sevgili..
ateşe uzanan ellerini kömür mü gördün
sevdayı devrik şiir cümlelerinde mi duydun
onuru kaç kez kazandın da kaybettin
sevgiliye dilenmeyi büyüklük mü sandın
taviz verdikçe mi yoksa içtikçe mi azdın
söyle kendini kaç kez korkusuz sandın
ve sen sevdalı söyle hangi padişahtansın
inançsızdır-ahlaksızdır-yalancıdır sevgili..
sen sevgiliyi ondördünde lisede bıraktın
onun üstüne çizilen kalem bile şerefsiz
sen aşkı unutup sonra tekrar başkasıyla
hatta belki de aynı sözlerle yaşanır mı sandın
sen gururu kaç kez duydun da serdin yerlere
anne babana bile hainliği sundun ellerinle
seni senden başkası bu kadar yıktı mı söyle
seni benden sonra saran toprak bile şerefsiz..